Araç Değer Kaybında Zamanaşımı Nasıl Hesaplanır? | Akdemir Hukuk
Araç Değer Kaybında Zamanaşımı Nasıl Hesaplanır?
Trafik kazası sonucu aracınızda meydana gelen hasarlar nedeniyle araç değer kaybı tazminatı talep etmek istiyorsanız, zamanaşımı sürelerine dikkat etmeniz hayati önem taşır. Bu yazıda, araç değer kaybı taleplerinde zamanaşımının nasıl hesaplandığını ve hangi süreler içinde hareket etmeniz gerektiğini açıklayacağız.
Araç Değer Kaybı Talebinde Zamanaşımı Ne Kadardır?
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesi, tazminat istemi için temel zamanaşımı süresini belirler. Bu maddeye göre:
"Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar."
Araç değer kaybı taleplerinde de Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesinde düzenlenen iki yıllık görece zamanaşımı ve on yıllık kesin zamanaşımı süreleri uygulanır.
Yargıtay Kararlarında Zamanaşımı
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 2016/1740 Esas, 2016/5632 Karar sayılı içtihadında, KTK'nın 109. maddesindeki iki yıllık zamanaşımı süresi geçirildikten sonra başlatılan icra takibinde, davalının süresinde zamanaşımı itirazında bulunması halinde davanın zamanaşımı sebebiyle reddedileceği belirlenmiştir.
Üç Farklı Zamanaşımı Süresi
Araç değer kaybı tazminat taleplerinde üç farklı zamanaşımı süresi bulunmaktadır:
1. Olağan Süre (2 Yıl)
Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesinde yer alan iki yıllık zamanaşımı süresidir. Bu süre, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren başlar.
2. Kesin Süre (10 Yıl)
Yine Borçlar Kanunu'nun 72. maddesinde yer alan on yıllık süredir. Bu süre, fiilin işlendiği tarihten itibaren başlar ve tavan sınır olarak düzenlenmiştir.
3. Uzamış Ceza Zamanaşımı Süresi
Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesinin devamında belirtildiği üzere: "Tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır."
Karayolları Trafik Kanunu'ndaki Düzenleme
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 109. maddesi de benzer şekilde düzenlenmiştir:
"Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar."
Zamanaşımı Hangi Tarihten İtibaren Başlar?
İki Yıllık Sürenin Başlangıcı
Araç değer kaybı tazminatında zamanaşımı süresi, zarar görenin "zararı" ve "tazminat yükümlüsü"nü öğrendiği tarihten itibaren başlar.
Önemli noktalar:
- Zarar ve sorumludan hangisi daha sonra öğrenilirse, zamanaşımı son öğrenme gününden itibaren işlemeye başlar
- Şayet zarar uğrayan tüzel kişi ise, dava açmaya yetkili organın öğrendiği tarih dikkate alınır
- Bu iki koşul gerçekleşmediği durumda, iki yıllık zamanaşımı süresi işlemeye başlamaz
Zararı Öğrenme Kavramı
Yargıtay'ın yerleşmiş içtihatlarına göre, zararı öğrenme olgusundan kasıt: hak sahibinin bir dava açmaya, davanın gerekçelerini ve dayanaklarını göstermeye elverişli bir konuma gelmesidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 25.11.1972 tarihli kararında belirtildiği üzere:
"Zarar görenin zararı öğrenmesi demek, zararın varlığı mahiyeti ve esaslı unsurları hakkında, bir dava açmaya ve davanın gerekçelerini göstermeye elverişli bütün hal ve şartları öğrenmiş olması demektir."
On Yıllık Sürenin Başlangıcı
Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesine göre, hak aramanın üst sınırını belirleyen on yıllık kesin sürenin başlangıcı, kural olarak haksız eylemin işlendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
Bu süre mutlak ve azami süre olduğu için, zamanaşımı kesen sebeplerle kesilmesi söz konusu değildir.
Pratik Uygulama
Tazminat Sorumlusunun Öğrenilmesi
Araç değer kaybı tazminatında tazminat sorumlusu genelde olay anında öğrenilmektedir. İstisna durumlar, sorumlu kişinin araca çarpıp kaçması halinde ortaya çıkar.
Zararın Öğrenilmesi
Zararın öğrenilmesi kavramı, zarar verici eylemin/olayın değil; zararın niteliğinin, unsurlarının ve kapsamının öğrenilmesidir.
Araç değer kaybı tazminatında genellikle zarar olay tarihinde öğrenilmektedir. Bu sebeple zamanaşımı ve dava hakkının doğumu da kaza tarihinde başlamaktadır.
Uzamış Ceza Zamanaşımı Süresi
Yaralanmalı veya Ölümlü Kazalar
Maddi hasarlı trafik kazası sonucunda ölüm veya yaralanma meydana gelmiş ise, TCK'nin 66. maddesindeki uzamış ceza zamanaşımı süresi uygulanır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 2010/878 E., 2011/2014 K. sayılı kararında belirtildiği üzere:
"Kaza tespit tutanağına göre kaza yaralamalı kaza olup ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı dikkate alınmadan davacı aracında meydana gelen hasar bedeli yönünden de davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir."
Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu
Her maddi hasarlı trafik kazası aynı zamanda Türk Ceza Kanunu'nun 180. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçunu (TCK m.179) oluşturur. Bu suçta TCK'nin 66. maddesi gereğince uzamış zamanaşımı süresi 8 yıldır.
Sonuç
Araçta değer kaybına sebep olan maddi hasarlı trafik kazasında zamanaşımı:
- Tazminat alacaklısının zararı ve tazminat sorumlusu öğrendiği andan itibaren 2 yıl
- Herhalde olayın gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıl
- Ölüm veya yaralanma meydana gelmiş ise uzamış ceza zamanaşımı süresi
- Maddi hasarlı kazalarda trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu nedeniyle 8 yıl
Araç değer kaybı tazminatı talebinizde zamanaşımı sürelerini kaçırmamak için, kaza tarihinden itibaren en kısa sürede hukuki süreci başlatmanız önemlidir. Bu konuda uzman bir Avukat ile görüşerek haklarınızı koruma altına alabilirsiniz.
Araç Değer Kaybı Davalarında Zamanaşımı ile İlgili Örnek Yargıtay Kararı
17. Hukuk Dairesi
2016/7239 E., 2017/8442 K.
(...)
Davalı ... Ltd. Şti vekili, kusuru ve hasarı kabul etmediğini, davacı aracındaki hasarın diğer davalılara ait araçla çarpışması sonucu meydana geldiğini, aracın düşmesi nedeniyle gerçekleşen bir hasar olmadığını, ıslah talebinin KTK'nun 109. maddesi gereğince 2 yıldan sonra yapıldığını ve zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Ltd. Şti vekili, davalıya ait araçla, davacı aracı arasında gerçekleşen kaza sebebiyle oluşan hasar bedelinin trafik sigortasınca davacıya ödendiğini, 1. hasarla 2. hasar arasında illiyet bağının bulunmadığını, değer kaybı ve kazanç kaybı zararının diğer davalıdan talep edilmesi gerektiğini, davacı aracı ticari taksi olduğundan değer kaybı zararının düşük olacağını, kazanç kaybının resmi belgelerle ispatlanması gerektiğini, ıslah talebinin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
(...)
Dairemiz'in 27.03.2014 tarih ve 2014/5036 Esas- 2014/4483 Karar sayılı ilamı ile; "davalıların sair temyiz itirazlarının reddinin gerektiği; ancak KTK'nun 109/1. maddesi gereği trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemlerinin 2 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, somut olayda kaza tarihinin 04.03.2011 ve dava tarihinin 20.04.2011 olduğu, davacı vekilinin 24.06.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle davaya konu taleplerini artırdığı, davalı ...Ltd. Şti. vekili ile davalı ... Ltd. Şti. vekilince süresi içinde ıslaha karşı zamanaşımı def'i ileri sürüldüğü halde, adı geçen davalı vekillerinin zamanaşımı def'ileri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin hatalı olduğu;
(...)
2- Dava, trafik kazası sonucu oluşan araç hasarı, araçta meydana gelen değer kaybı ile kazanç kaybının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemiz'in bozma ilamında, davalının zamanaşımı def'i hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmeyişinin hatalı olduğu belirtilmiş; mahkeme ise, herhangi bir gerekçeye dayanmaksızın, mevcut dosya kapsamına göre davalının zamanaşımı def'inin reddine karar vermiştir.
2918 sayılı KTK'nun 109/1. maddesi hükmüne göre "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar".
Somut olayda, davaya konu trafik kazasının 04.03.2011 tarihinde meydana geldiği, olayın maddi hasarlı trafik kazasından ibaret olduğu ve uzamış ceza zamanaşımının uygulanmasını gerektirir bir durumun bulunmadığı dosya kapsamıyla sabittir. Bu itibarla, davaya konu talepler yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğu; davacı tarafın gerek davaya gerekse ıslah talebine konu ettiği maddi tazminat taleplerini 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde ileri sürmesi gerektiği de aşikardır.
Bu durum karşısında; davacı tarafın, davaya konu ettiği alacak miktarlarını 24.06.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle artırdığı; davalı ...Ltd. Şti. vekilinin (ıslah dilekçesinin usulüne uygun şekilde 28.10.2013 tarihinde tebliği üzerine) süresi içinde verdiği dilekçeyle, ıslahla artırılan kısım yönünden zamanaşımı def'ini ileri sürdüğü; davacının ıslah yoluyla taleplerini artırdığı tarihin KTK'nun 109/1. maddesindeki 2 yıllık zamanaşımı süresinden sonra olduğu gözetilerek; ıslah yoluyla artırılan kısımlar yönünden zamanaşımı nedeniyle red kararı verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... Ltd. Şti vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... Ltd. Şti vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Ltd. Şti'ne geri verilmesine 2.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Akdemir Hukuk Bürosu
Daha detaylı bilgi almak ve hukuki danışmanlık için İstanbul Kartal/Soğanlık'ta bulunan Akdemir Hukuk Bürosu'nu ziyaret edebilir veya 0 505 589 86 36 numaralı telefondan iletişime geçebilirsiniz. Araç Değer Kaybı davalarında alanında uzman büromuz, sizlere hukuki destek sağlamaya hazırdır.
Avukat Muhammet Akdemir Kimdir?
- Akdemir Hukuk Bürosu kurucumuz Muhammet Akdemir Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur.
- 2011 yılında Patent Vekili Ruhsatnamesi almıştır.
- 2013 yılında Avukatlık Ruhsatnamesini almıştır.
- Aynı yıl Iğdır Ticaret İl Müdürlüğünde Tüketici hakem heyetinde raportör olarak göreve başlamıştır.
- 2014 Yılında Ticaret Bakanlığı merkez kadrosunda Avukat olarak atanmıştır.
- 2 yıllık Kurum Avukatlığı görevinden sonra 2016 yılında Hakim Stajyer olarak İstanbul Anadolu Adliyesinde görev yapmıştır.
- 2017 yılından beri serbest Avukatlık yapmaktadır.